Oyun etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Oyun etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Ağustos 2012 Pazar

Sniper Elite V2

Beni biliyorsunuz oyunlardan bahsederken çok süslü kelimeler kullanmam örneğin buraya; savaşın gizli askerleri evet onlar kimsenin haberi olmadan dünyayı değiştirdiler, diyebilirdim ama zaten herkes bunu yapıp abartıyor. Ben farklı olayım bari dedim. Evet iyi günler bu ufak göndermeden sonra başlıyorum.

Sniper, oyununda tahmin edebileceğiniz gibi bir Sniper'ız. Yani dürbünlü silahla takılıp insan avlıyoruz. Oyunda ek olarak bir adet taramalı ve bir tabancada var. Oyunun "Loading" ekranında silahınızı seçebiliyorsunuz. İlerledikçe yeni silahlar geliyor sağdan soldan bulduğunuz silahlar filan.

Sniper Loading Ekranı
Sniper Elite V2 Loading Ekranı Silah Seçim
Silahını seçtikten sonra "Start Game" basarak oyuna giriyorsunuz. Oyunda size verilen görevleri yapıyorsunuz. Serbest dünyası yok, kafanıza göre gezebileceğiniz çokta gerekli değil zaten. Oyunu yeni açtığnızda yani New Game yaptığınızda Zorluk Derecenizi kendiniz belirleyin daha iyi olur Custom'dan. Eğer bilmiyorsanız Orta derece olanı seçin bence. Çünkü oyun daha gerçekçi oluyor. Yani Counter gibi adamın kafasına nişan aldığınızda direk kafasına gitmiyor. Yer çekimi denilen bir şey var, uzaklaştıkça adamın kafasının biraz daha üstüne nişan almanız gerekiyor. Ayrıca oyunun çok beğendim başka bir özelliği var, genelde sniper dediğimiz de aklımıza hep HeadShot (Kafadan Vurma) gelir fakat bu oyunda biraz farklı düşünebilirsiniz. Bunun iki sebebi. İlk sebebi Kill Cam yani adama ateş ederken kameranın değişip mermiyi takip etmesi ve adamın vurulmasını göstermesi. İşte bu özellikle adamın ciğerlerinin, omuriliğinin, ayak bileğinin, beyninin, gözünün, kalbinin ve diğer bölgelerinin parçalanışını görebilirsiniz. Aslına bakarsanız biraz gaz da veriyor. Mesela şöyle bir şey yaşadım, adamı bir kere vurdum genelde tek vuruşta indiriyorsunuz fakat bazen bir kere sendeliyor yada yere düşüyor sonra tekrar kalkıyor iki kere vurmanız gerekiyor. İşte tam o sırada yerden kalkarken bir daha ateş ettim, adamın belinde ki bombayı vurdum tek taşla 4 - 5 kuş birden indirdim. Evet havamı da attım şimdi Kill Cam'den bir kaç sahne koyalım.






Evet bunun dışında anlatabileceğim çok farklı bir şey yok. Sniper görevleri ile oynuyorsunuz. Ama önemli bir şey var. Bunun sebebini anlayamadım niye böyle bir şey yapmışlar bilmiyorum. Oyunu oynayabilmek için monitörünüzün yenileme hızı (refresh rate) 170 Hz desteklemesi gerekiyor. Benim ki 70 bile desteklemiyor. 200 Hz destekleyenlerde zaten 3D monitörler niye bu kadar yüksek bir şey istemiş bir fikrim yok. Fakat bu demek değildir ki oyunu oynayamayaksınız. Oyunu oynamak için oyunu açtıktan sonra size hata verecek ekranınızın desteklemediğine dair bir uyarı, bazen direkt vermiyor mouse sol tık basmanız gerekebiliyor. Eğer Alt + Enter yaparsanız oyunu Windowed Mode olarak çalıştırırsınız yani Tam Ekran olmayan haliyle pencere şeklinde çok fazla bir şey farketmiyor. Yine de alttaki Görev Çubuğu gözünüzü tırmalıyor ise, Ctrl + Alt + Delete yapıp Görev Yöneticisinden, İşlemler sekmesinden explorer.exe kapatabilirsiniz. Bu hem oyunun FPS'sini arttırır hemde alttaki görev çubuğunu kapatır. Tekrar açmak için ise tekrar Görev Yöneticisinden bu sefer uygulamalar sekmesinden pencerenin sağ altında bulunan Yeni Görev butonuna basarak açılan pencereye "explorer.exe" (tırnaksız) yazıp tekrar açabilirsiniz.

22 Haziran 2012 Cuma

Resident Evil : Operation Raccoon City

Bu sefer gerçekten çok uzun bir zaman oldu ancak bu benim yazı yazmak istemememle alakalı olmadı. Uzun zaman bilgisayardan ve oyunlardan uzak oldum o yüzden. Neyse şimdi gelelim Resident Evil'ın son oyununa. Oyunun sadece başını oynadım bazı hareketleri ve grafikleri görebilmek için ancak birçok videosunu izledim. Oyunun grafikleri çok güzel ve gerçekten aksiyon dolu bir oyun olmuş. Her ne kadar diğer Resident Evil oyunlarından daha farklı ve biraz daha karışık olsa da eğer oyuna Resident Evil serisi olarak değil de farklı bir oyun yeni çıkmış bir oyun gibi bakarsanız gerçekten muhteşem bir oyun olmuş. İlk başladığınızda karakter seçiminizi yapıyorsunuz. İlerde değiştirebiliyor musunuz bilmiyorum. Karakterinizi seçtikten sonra bir adet Taramalı yani Counter'dan gidersek, Bir adet birincil silah, bir adet ikincil silah yani tabanca ayrıyetten çok güzel kullandığınız bir de bıçağınız var. Bunların yanında bir de kendinize özel güç gibi bir şey seçebiliyorsunuz örneğin kamuflaj filan ben hiç denemediğim için yorum yapamayacağım hakkında da zaten spoiler vermeyelim oynayın öğrenin :). Oyunda siper sistemi var, siper alacağınız duvara yada herhangi bir şeyin arkasına gittiğinizde otomatik olarak eğiliyor yada duvara yaslanıyor. Yani otomatik siper alıyor. Oyunda pc için 4 tuşuna basarak taramalıdan tabancaya geçiş yapabiliyorsunuz yada space tuşuna basarak ani geçiş yapabiliyorsunuz RE5'i hatırlamıyorum ama RE4'te ki bıçağı kullanma gibi tabancayı kullanıyorsunuz. Yada isterseniz 4 tuşuna basıp elinize alabiliyorsunuz temelli. Karşımızda ki karakterler genelde karşı askerler yada zombiler oluyor. Oyunun izlediğim bir videosunda Chris Redfield'a karşı savaşıyorduk artık sonumuz hayrolsun. Bu arada oyunda 4 kişi oynayabiliyor farklı bilgisayarlardan bağlanabiliyor. Eğer tek oynarsanız diğerlerini bilgisayar kontrol ediyor siz tek kişiyi kontrol ediyorsunuz. Bir kişi de kaptan olarak başınızda geziyor bazen çoğalabiliyor bu sayı filan. Bu arada sanırım o kamuflaj gibi özel güçler karakterlere göre değişiyor. Oyunu oynamadan yazdım hiç mutlu değilim şu an ama çok oynayacağımı da sanmıyorum. Resident Evil benim bildiğim Resident Evil'dan çok farklı olmuş. Burdan da hani trip atıyorum Capcom'a.

22 Ocak 2012 Pazar

Overgrowth

Ne kadar sıkı oyun takipçisi olursanız olun bu oyunu çok azınızın duyduğundan eminim ama normaldir çünkü oyun daha yapım aşamasında ve tek tek alpha sürümleri internete düşüyor. Torrent sitelerinden filan indirip oyunu deneyebilirsiniz. Eğer oyunu beğenirseniz oyun daha alpha'da olduğu için ucuz ön sipariş verip oyunu satın alabilirsiniz. Eğer bu oyun tarzını beğeniyorsanız mutlaka denemelisiniz. Şimdi bu oyun nasıl bişey tarzı nedir nasıldır. İsteyen Youtube'dan gameplay videolarına bakabilir gayet basit ben burda kendi görüşlerimi söyleyeceğim.

İlk olarak oyunla tanışmam bir arkadaşım sayesinde oldu. Ben yarıda bıraktım oyunu takip etmeyi fakat o bayağı ilerledi oyunda. Her alpha bölümünü her hafta tek tek indirip oynuyor sanırım. Her hafta oyuna yeni bir şeyler ekleniyor. Düzenleniyor, düzeltiliyor.

Oyun'da bir tavşanız fakat bu tavşanı sanki kangurular büyütmüş gibi süper tekmelerinin yanında birde ayakta gidiyor. Oyun tam olarak dövüş üzerine kurulu fakat basit bir oyun değil eğer ileride de güncellenmeyecekse canınız yok yani iki üç vuruşta gidiyorsunuz ki karşı tarafta kılıç varsa işiniz çok zor. O yüzden bu oyun biraz Elit oyunculara göre diyebilirim. Ben o kadar güzel oynayamadığım için bıraktım ben bu kadar çabuk ölmelere alışık değilim. Alışmışım 1500 mermi yemeye tek yumrukta ölünce biraz koyuyor. İşin iyi yanı ise oyun anında edit moda geçip etrafı editleyebilmeniz örneğin boş sadece toprak bir arazi açıp orda kendinize mükemmel haritalar yapabilirsiniz bunu arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz arkadaşlarınız sizin yaptığınız haritalarda oynar falan filan işte. Oyundan görüntüler vericem oyun hakkında fikir edinebilmek için "Lugaru" oyununu deneyebilirsiniz. Yada dediğim gibi direk oyunun alpha versiyonlarını inidirip deneyebilirsiniz fakat Türkiye'de hala alpha nedir beta nedir bilmeyenler çok o yüzden şunu da söyleyeyim; Alpha oyunun daha yapılış aşamasıdır. Alpha versiyonlar gerektiği zaman 1000'leri 100.000'leri geçebilir. Fakat bu versiyonlar kullanıcılar ile paylaşılmaz normalde çünkü oyunun kötü zamandayken oynarlar ve beğenmeyebilirler hataları var iken ki online oyunlar beta aşamasındayken çıkıyor bazen onlarda bile böyle şeyler yaşanıyorken aynı kişileri birde alpha oynarken siz düşünün. İşte normalde paylaşılmaz fakat burda paylaşılmış alpha versiyonları o yüzden sizde arkadaşım gibi dezavantaj yerine avantaja çevirin onun düşünceside taa alpha'dan başlıyayım oynuyayım da oyunun tüm inceliklerini bulayım usta olayım ki çok mantıklı bi mantık. Beta ise oyunun alpha süreçlerinin sona ermiş yani oyun tamamen yapılmıştır fakat ufak tefek unutulan yerler genelde grafiksel sorunlar oynanışı etkileyen mesela bir yerde duvarın içinden geçiyorsunuzdur bunun gibi yada mesela yoldan yürürsünüz filan ama yürümez önünde duvar var gibi işte bu tip hataların genel olarak bulunduğu ve bu hataların adminlere ulaştırılması için kullanıcılar ile genellikle bedavaya paylaşılan sürümdür. İşte olay bu yani şimdi oyundan bir kaç kare ve görüntüler vereyimde azcık fikir edinin çok uzadı yazı saçma sapan. Bu arada oyunun sitesi: Overgrowth

Videolar:
Eğlenceli bir gameplay videosu: 25 botla nasıl dövüşülür, eğer dikkatli izlerseniz sizde bazı incelikleri farkedebilirsiniz. Eheh şey gibi oldu uslu bir çocuk olursanız belki sizde şirinleri görebilirsiniz..




Mükemmel bir şekilde hazırlanmış ikinci güzel videoda budur. Oyunun kendisinde bulunan ağır çekim özelliğini çok iyi kullanmış. Ayrıca oyunda bu tarz engellerle karşılaştığınız da neler yapmanız gerekiyor çok iyi fikir vermiş ve hemen hemen oyunun en güzel yanını size tanıtmış. Bide ben Free Running - Parkour sevdiğim için hoşuma gitti.


Buda Alpha 167 değişiklikleriyle çekilmiş yeni bir video:



Not: Videoları izledikten sonra zaten resimlere gerek kalmıyor isteyen google'dan bulabilir. Başta söylediğimi şimdi söyleseymişim keşke: Bu oyun tarzını sevenler mutlaka denemeliler oyun muhteşem. Ağır çekimde adamları döverken izlerseniz gerçekten mükemmel oluyor. Beline vurduğunda belinin kırılması filan ayağına vurduğunda yere düşmesi gibi bilumum güzellikler neyse herkese iyi oyunlar.

30 Ekim 2011 Pazar

Dead Island

Yine uzun bir aradan sonra merhaba arkadaşlar, böyle uzun aralar vermeyi sevmiyorum ama oyun oynamayı bayağı azalttım. Yazıcak fazla bişey çıkmıyor karşıma. Bilgisayarıma yeni yüklediğim güzel bir oyundan bahsedeceğim size Dead Island.

Hikaye
Oyunun hikayesi bir adada geçiyor. Bu ada ölülerin adası. Peki hikaye nasıl başlıyor? Öncelikle dört adamımız var bu kişiler hem oyunda kontrol edebildiğimiz dört karakter hem de hikayeler bunların üzerine çünkü adada zombi salgını başlar, oyun başlarken videoda da görebileceğiniz gibi adamımız çok içmiştir ama aslında ısırılmıştır. Hatta bu dört karakterde zombiler tarafından ısırılmıştır fakat nasıl olmuşsa dördüde bağışıklık kazanmış ve zombi olmamış fakat ısırılmış. Yani demek istiyorlar ki oyunda zombiler seni yüzlerce kez ısırcak ama hiç bişey olmayacak sana. Neyse bu dört karakter de hikayenin sonuna kadar bu olayın nasıl başladığı, nasıl biteceği gibi konuları araştırıyor.

Karakterler
İsimlerini ezberleyemediğim için üzgünüm fakat şöyle bahsedeyim; dört adet karakterimiz var iki tanesi kız diğer ikisi erkek. Kızların biri zenci biri beyaz. Zenci olan kız ateşli silahlarda ustalaşabiliyor. (Skill) Beyaz olan ve en sevdiğim kız ise kesici aletlerde ustalaşabiliyor. Bu demek değildir ki beyaz abla silah kullanamıyor yada diğer zenci kesici alet kullanamıyor, herşeyi kullanabiliyorsunuz fakat ustalaşma kutuları ona göre çıkıyor. Daha sonra bahsedeceğim bundan. Erkek karakterlere gelirsek, yine bir zenci ve bir beyazımız var fakat burda beyaz olanın neyde ustalaştığını tam hatırlamıyorum fakat silahları fırlatmakta ustalaşıyor olabilir, diğer zenci karakter ise ağır vurmalı silahlarda yani çekiç olsun balta olsun bunlarda ustalaşıyor.

Ustalaşmak (Skill)
Oyunun içerisinde "U" harfine basarak Skill tablosunu açabiliyoruz burada 3 adet ana başlık altında skiller sıralanıyor. İlk başlık "Fury" yani oyunda ki anlamıyla "Delirmek" sanırım Z tuşuydu. Z tuşuna bastığınızda bu Fury mod aktif oluyor ve birden yarı zombi yarı insan bir hale dönüşüyorsunuz elinizde bir bıçak oluyor ve öldürebildiğiniz kadar öldürün zombi daha fazla xp geliyor sanırım. Çok fazla kullandığımı söyleyemem o yüzden pek bilgim yok ama sanırım z tuşuna basılı tutmak gerekiyor yoksa çok kısa sürüyor. Bu arada daha fazla xp getiriyor dedim bu xp'ler ne işe yarıyor onuda söyleyelim. Her zombi öldürdüğünüzde xp gelir, görevlerden sonra da gelir, öldürdüğünüz silaha tarza göre de değişiyor mesela kafasına tekme atarak öldürünce daha fazla geliyor. İşte bu xp'ler ustalaşmak için gerekli olan şeyler çünkü xp gelince level atlarsınız ve her level atladığınızda da 1 adet ustalaşma puanı gelir.

Neyse başlıklardan bahsediyorduk; "Fury" yukarda da bahsettiğim bir espiridir. Skill tablosunda yer almasının sebebi ise o tabloda ona verdiğiniz her puan Fury Mod'u aktif ettiğinizde işine yarayacak şeylerdir. Yani sallıyorum mesela Skill tablosunda Fury'nin altında şöyle bişey var "Fury Mod aktifken canınız %50 daha çok olur" bunu açtığınızda Fury modu aktif ettiğinizde canınız çoğalıyor sadece o süre için sonra mod kapanınca eski halinize dönersiniz.

Şimdi ortada ki ve en önemli ayrıca bence ilk olarak bitirilmesi gereken skill başlığıdır. İsmini hatırlamıyorum. Fakat şu işe yarar hani karakterler bölümünde demiştim ya zenci abla ateşli silahlarda ustalaşır filan diye işte burası o karakterlere göre değişen yer. Mesela ben beyaz ablayı seçtim kesici aletlerde usta ve burda ona göre şeyler var mesela kesici aletlerin dayanıklılığını arttırma, vuruş hızını, vuruş etkisini arttırma gibi değişik ve sadece bununla ilgili olmayan şeylerde var mesela az sonra CREATE adı altında da bişey anlatıcam. Bu createde silahlarınıza özellikler ekliyorsunuz örneğin Machete adlı döner bıçağına benzer şeye elektrik verebiliyorsunuz. Böylece düşmanınıza vurduğunuzda arada birde olsa ağır elektrik şoku veriyor ve uğraşmanıza gerek kalmıyor direk ölüyor. Çok güçlüyse etkisiz hale getiriyor bir süre siz o ara tekme tokat dalabilirsiniz. Az çok anlatabildim sanırım.

Üçüncü sırada olan ise genel diye tabir edebileceğimiz ve genellikle sağlık üzerine olan skill bölümü. Ama şöyle şeyler var mesela oyunda her öldüğünüzde paranız gider. Diyelim 1000 paranız var her öldüğünüzde 100 gider (sallıyorum hee) ama bu başlıkta bir şey var "Öldüğünüzde para daha az gider" tarzı bişey ve bunu açtığınızda 100 değilde 80 gider. Ve ayrıca hemen hemen her skilli üç kere açıyorsunuz bazıları bir kere açılıyor. Tekrar bu bahsettiğim skill üzerinden örnek verirsek bir kere açtığımızda 80 gider, ikinci açtığımızda 50 üçüncü açtığımızda 20. Böyle bişey. Bu arada bu bahsettiğim skill mutlaka açılması gereken skill çok işe yarıyor.

Repair (Tamir)
Oyunda ufak masalar var daha önce Dead Rising oynadıysanız onda da bulunan masalar fakat o masalarda sadece birkaç nesneyi birleştirip yeni bir silah üretiyordunuz bunda ise bir şeyler üretmenin (create bahsedeceğim), yanında bir de tamir ve upgrade yani yükseltme seçenekleri mevcut şimdi anlatmaya tamirden başlayalım ve hepsine kısa kısa değinelim.

Tamir oyunda çok önemli, çünkü bir bıçağınız eğer körelmeye başlarsa vuruş etkisi o kadar azalıyor %100 tamirli halinde 500 vuran alet en alta indiğinde 10 - 20 vuruyor fark bu kadar büyük. Alet birden körelmiyor. Zombi öldürdükçe köreliyor bu da en iyi yanlarından biri. Bu arada tamire aleti ne kadar çabuk götürürseniz o kadar iyidir. Çünkü o aletin canı ne kadar azsa o kadar çok para alıyor. %90 'dan aşağı indiğinde tamir edin mutlaka.

Upgrade (Yükseltme)
Bu herkesin anlayacağı gibi silahı, bıçağı, baltayı filan yükseltmeye yarıyor. en fazla dört kere yükseltebiliyorsunuz. Skill dekiler ile aynı mantık her yükselttiğinizde daha çok veriyor. Örneğin bıçağınız 10 vuruyor, bir yükselttiniz 20 iki yükselttiniz 35 üç yükselttiniz 50 dört yükselttiniz 80 gibi. Ekleyelim ücretsiz değildir.

Create (Oluşturma)
Yaratmak Allah'a mahsustur. Biz burada sadece elimizde bulunan bir kaç parçayı birleştirerek ortaya yeni bir alet çıkarıyoruz. Öncelikle MOD olayından bahsedelim. Bu mod, mimarların sırtında bulunan şu uzun içine dosyaları, haritaları filan koymaya yarıyan bir kutuları var ya aynı ona benzeyen birşey, genelde ana görevlerden sonra veriliyor fakat masaların üstünde filan bulmakta mümkün, o yüzden her yeri didik didik etmek lazım oyunda. Şimdi bu modları toplamak çok önemli çünkü siz bu modları topladıkça Create'nin önü o kadar açılıyor. Örneğin High Voltage Mod diye bi mod var, bu mod sizin elinizdeki bıçağa voltaj veriyor zombiye bi kodum mu çarpıyor. Aslında silahları siz seçmiyorsunuz yani şöyle her modun kendine ait silahları var mesela High Voltage Mod'un diyelim ki sadece kılıç ve bıçak tarzı olanlar. Sadece bunların içinden bir silah seçmeniz gerekiyor. Tabii bu bahsettiklerimin hiç biri bedava değil.

Oynanış
Sonunda buraya geçtiğim için çok mutluyum, çünkü anlatılması gereken bir kaç garip ama basit olay var. Birincisi ile başlayalım.

Her oyunda olduğu gibi bu oyunda da sağlık durumumuz var, bazı yiyiceklerle ve içiceklerle bu sağlığımızı azaldığında yükseltebiliyoruz. (Extra Snack, Snack, Coke, Fruit) Çikolata, Kola ve Elma gibi şeyler. Şimdi bazen bu yiyecekleri bulamıyoruz ve sağlığımız çok azalıyor, sonra deli ve benide deli eden bir zombi geliyor koşa koşa ve daha siz vuramadan tak tak tak tekme tokat dalıyor size sonra karakterinizin ufak bir çığlığıyla yere düşüyorsunuz ve anlıyorsunuz ki öldünüz. Ama ne sinir yapmaya, ne de korkmaya gerek yok. Taa o kadar yolu tekrar mı yürüyeceğim diye, çünkü öldüğünüzde size 10 saniye gibi bir süre veriyor ve bu saniye bitiminde sizi sanki hiç ölmemişsiniz gibi en son kayıt noktasında tekrar doğduruyor ve bu en son kayıt noktası bazen öldüğünüz yer bile olabiliyor şimdiye kadar hiç çok uzak bir noktada doğmadım. Hatta bi kere öldüğüm yerde doğdum, 10 - 15 zombi vardı. Doğar doğmaz hepsi saldırdı tekrar öldüm. O yüzden hazırlıklı olmalısınız.

Şimdi gelelim ikinci garip olaya, Oyun aslında dört kişilik bir oyun, yani dört kişi oyuna bağlanır ve Co-Op oyuncuların birbirlerine yardım ettiği bir şekilde oynanır. Fakat eğer sizde benim gibi yalnızsanız yanınızda oynayacak kimse yoksa oyunu tek başınıza tek karakterle oynarsınız. Gayette güzel oynanır. Fakat bir yerde karşınıza bir ara video çıkar bir de bakarsınız ki diğer karakterleri de gösteriyor. İşte böyle bir durumda şaşırmamanız için size söylüyorum. Oyun bizim dört kişi gittiğimizi düşünüyor. Araçlar olsun, ZOMBİLER olsun, dört kişi için hazırlanmış oluyor. Bu da oyunun haliyle daha zor olmasını sağlayabiliyor.

Üçüncü gariplik ise, seçtiğiniz karaktere göre yerden çıkan şeyler değişmiyor. Yani oyun sizin dört kişi oynadığınızı düşündüğü için hep sabit aynı şeyler çıkıyor, mesela sizin karakteriniz ateşli silahlarda usta olan zenci abla, ama gelin görün ki hemen hemen hiç bir yerde silah çıkmıyor bulmak çok zor şehirlerin içinde bazen çeteler oluyor zombilere karşı onları insan sanıpta gitmeyin onlarda zombi bence, ben gidiyorum yanlarına canlı, yaşayan elinde silah tutan bir arkadaş görmüşüm. Koştum, gittim, sonuç ise 10 saniye ve tekrar doğuş. Çünkü şerefsizlerden biri taramalı tüfekle ağzımı yüzümü dağıttı. Sizde o yüzden daha gördüğünüz yerden hiç acımadan indirin. Bu arada adam gibi silah mermisi bulabildiğiniz tek zaman bu çete savaşlarıdır haberiniz olsun. Neyse nerde kalmıştık işte seçtiğiniz karaktere göre çıkmıyor, silahlar dikkatli olmak lazım. En çok beyaz abla ile zenci abinin silahları çıkıyor.

Oyunda ki gariplikler bu kadar bir kaç haberle bu konuyuda kapatıyorum. Oyunda ilerledikçe değişik zombiler açılıyor, klasik zombilerin dışında, karnından yeşil bişey fışkırtan, yanınıza yavaş yavaş gelip hiç bişey yapmayacakmış gibi durup birden patlayıp sizi öldüren, çok hızlı koşup ellerini çok hızlı kullanan gibi. Bunlara karşı özel taktikler kullanmalısınız. Mesela sadece birisi için söyleyeyim de oyunun zevki kaçmasın. O karnından yeşil bişey fışkırtan kocaman dev yaratık var şişman, bencil bişey o tırt. Yani uzaktan güzel ama yanına gidin arkasına geçin ağzını yüzünü dağıtın hiç acımayın vurun tekmeleyin ama önünü dönmeden kaçın hep arkasında kalın. Ayrıca sağlıcakla kalın. İyi Oyunlar. Güzel oyun he zombi oyunlarını seviyorsanız mutlaka alın derim. Başka şeylerde derim ama korsana teşvik etmemeliyim.

18 Haziran 2011 Cumartesi

Assassins Creed: Revelations

Assassins Creed Revelations Constantinople
Assassins Creed: Revelations oyunu hepimiz için ayrı bir önem taşıyacaktır eminim. Çünkü oyun Kanuni Sultan Süleyman döneminde İstanbul'da geçiyor. Yani Constantinople'te. Bu Constantinople olayı kavga çıkarmak amacıyla değil tarihe bağlı kalmak amacıyla konulmuştur. Çünkü İstanbul ismi 1933 yılında verilmiştir. Neyse şimdi konumuz Assassins Creed fakat fazla bahsetmekte istemiyorum hepsi süpriz olsun. Oyunun İstanbul'da geçmesi zaten mükemmel bir şey birde duyduğuma göre Kanuni Sultan Süleyman'ın gençlik döneminde geçiyor oyun ve bu dönemde Sultan Süleyman ile arkadaşız. Bazı taktikler filan veriyormuşuz. Oyunda silah bakımından çok ufak değişiklikler var karakter olarak ise Ezio Auditore'nin yaşlı halini oynuyoruz. Desmond filanda geçiyor sanırım bazı yerlerde e hal böyleyken bize de şimdilik fotoğraflara ve videolara bakıp Kasım 2011'e kadar beklemek kalıyor. Ve orjinal alacaklar için de dijital indirme (steam) fiyatı şimdilik 49.99€ yani 115 TL civarında.


Ezio Camiye Tırmanırken
Caminin gerçek hali ile oyundaki hali (Neredeyse aynılar)

Sultan Süleyman ve Ahmet

13 Haziran 2011 Pazartesi

Biohazard 4 (Resident Evil 4)

Biohazard yani bizim oyunculuk ve film tabirimiz ile Resident Evil'ın 4. oyunu ile karşınızdayım. Bu yazı geç kalmış bir yazı olmasına rağmen eminim yine de okunacaktır. Bundan sonraki yazımda ise Online oyunlardan bahsedeceğim daha yoğun olarak. Ve tabii ki Assassins Creed: Revelations'tan bahsedeğim. Şimdi Biohazard (bundan sonra Resident Evil ve ya RE şekline yazacağım) oyununda neler var neler bir bakalım başlıklar halinde.

Resident Evil 3 ve Resident Evil 4 arasındaki farklar
Öncelikle pek muteber olan Resident Evil serisinin 3. oyunundan bir görüntü vereyim sonra da 4. oyunundan bir görüntü vereyim. Daha sonra 4. oyunun grafiksel özelliklerinden bahsedelim.



Sizinde fark ettiğiniz gibi zombi bile zar zor görünüyor. Duvarlarda detaylar belli değil sanki bir resim gibi. Fakat yine de karakterler 3 boyutlu gibi görünüyor. Çok güzel olmasa da gölgesi de var karakterin.


Bu da 4. oyun ve arasındaki grafik farklı gözle görülür düzeyde arttırılmış. Ayrıca kameranın bakış açıları düzeltilmiş. Zombileri yakından detaylarıyla görmek daha güzel elbette. Mesela beni bir sahnede korkutmayı başardı. Sakallı bir amca vardı o. Neyse bu resimde gördüğümüz de çalıların boyları filan belli ve gözle görülüyor. Şu an bu ekranda kahverengi tonlar ağırlıklı olduğu için iç içe girmiş biraz ama bu haldeyken bile hemen hemen tüm detayları rahatça görebiliyoruz. Evin etrafındaki çiti şişman amcamızın elindeki tırpanı arkadaki dedemizin elindeki baltayı. Ve ayrıca şöyle bir şey de var ki mükemmel bir şey bu. Önünüzde bulunan düşmanın neresine ateş ederseniz (sınırlı bölgelere) orası etkileşime geçiyor. Yani bacaklarına ateş ederseniz dizlerinin üstüne filan düşüyor daha sonra yanına gidip ENTER tuşuna basıp Leon abimizin neler yaptığını izleyebiliyoruz. Bir çok kez beynini patlattım zombilerin. Ayrıca sadece yere düştüğünde aksiyon olmuyor. Eğer kafasına ateş ederseniz zombi dostlarımızın geriye doğru sendeliyorlar ve yüzlerini tutuyorlar o sırada gidip tekme atabiliyorsunuz kafalarına böylelikle de daha az mermi harcamış oluyorsunuz ve daha eğlenceli oynamış oluyorsunuz. Yavaş yavaş oynanışa geçtik onu da anlatalım bari...

Oynanış
Resident Evil 4'ü 5 hatta 6 kere oynamama rağmen hiç birinden sıkılmadım çünkü hepsinden bir şeyler öğrendim kısa bir örnek verecek olursak; 1. oynadığımda hileyle oynamıştım ve hiç zevk almamıştım beğenmemiştim oyunu. Daha sonra dayımda hilesiz oynadım bir bölüm filan ve çok eğlenceli olduğunu gördüm.   Oyunu tekrar yükledim ve 2. oynadığımda hilesiz oyunun daha zor mermilerin zor bulunduğu paranın zor bulunduğu ve dikkat gerektiren bir oyun olduğunu ve eğlenceli olduğunu öğrendim. 3. Oynadığımda oyunun 2 haritasında mavi madalyonlar olduğunu gördüm ve bunları vurdum fakat ne işe yaradığını bilmiyorum. 4. Oynadığımda hem bu mavi madalyonların ne işe yaradığını buldum hem de oyunda tekmelerin ne  kadar etkili olduğunu ve aslında bir zombiye koca bir şarjörü boşaltmanın saçma olduğunu gördüm. (Bu arada mavi madalyonlar şu işe yarıyormuş; bütün hepsini vurduktan sonra haritadan bakarak kolayca bulabilirsiniz yerlerine madalyonların hepsini vurduktan sonra satıcı size bedavaya bir tabanca veriyor ve bu sizin kullandığınız tabancadan güç olarak aynı fakat daha hızlı. Mermi değiştirmesi ve atış hızı yüksek.) 5. oynadığımda bazı malları erkenden satmamam gerektiğini öğrendim. Çünkü çoğu eşyayı çoğu eşya ile kombine edebiliyoruz böylece satıcı arkadaşımıza daha pahalıya satarak daha çok paramız oluyor ve daha güçlü silahları alabiliyoruz veya kendi silahımızı daha güçlü yükseltebiliyoruz.

Hikaye

1998'te Umbrella Şirketi'nin Raccoon Şehri üzerindeki gizli aktiviteleri toplumsal bir sorun haline gelmiştir. Birleşik Devletler hükümetinin yürüttüğü bir soruşturma sonucunda bir çok Umbrella çalışanına dava açılmıştır ve hükümet Umbrella'nın çalışmalarını süresiz olarak kapatır.
Raccoon Şehri olayından kurtulanlardan biri ve eski bir Raccoon Şehri polisi olan Leon S. Kennedy, Racoon'da yaptıkları öğrenilince Amerikan Gizli Servisi'ne atanır. Leon gizemli bir tarikat tarafından kaçırılan ve başkanın kızı olan Ashley Graham'ı kurtarmaya gönderilir. Leon İspanya'da ki köye gönderildiğinde, orada hayatlarını Ashley'i kaçıran tarikata; Los Illuminados'a veren köylü sürüsüyle çarpışır. Görev esnasında Resdent Evil 2'de tanıştığı Ada Wong'la ve hükümet eğitimi yıllarında öldüğünü sandığı eski dostu Jack Krauser'la karşılaşır. Ayrıca tarikatın lideri Osmund Saddler tarafından öldürülmeden önce tarikatın eski bir araştırmacısı olan ve Leon'a görevinde yardım eden Luis Sera ile tanışır. Luis'in notlarına baktıkça, Leon Los Illuminados'un insanların içlerine yerleştirdikleri Las Plagas adlı bir virüs ile insanları kontrol ettiklerini keşfeder. İnsanlar bu virüsleri aldıktan sonra Lord Saddler'ın denetimi altına girerler.Tek amaçları insanlara bu virüsü yaymaktır.Leon ise yalnızca bu virüsün kökünü yok etmek ve bu virüsün yok olması için savaşmayı seçmiştir.Ada başkası için çalışıp virüsün bulunduğu ilacı ele geçirmeye uğraşmıştır. Saddler Leon'un Ashley'i kurtardığını öğrendiğinde kontrol ettiği şeylere Ashley'i ne olursa olsun geri getirmelerini emreder. Bu arada köy şefi Bitorez Mendez'i yendikten sonra, Leon ve Ashley Ramon Salazar adlı birine ait olan kaleyi kendilerine sığınak olarak alırlar. Sürpriz bir saldırı sonucunda Salazar'ın adamları Ashley'i tekrar ele geçirir ve Leon Salazar'ı öldürdükten sonra askeri ve araştırma amaçları için kullanılan yakındaki bir adaya gitmek zorunda kalır. Saddler'ın sayısız saldırılarına karşın Leon Ashley'i kurtarır ve Ada'nın yardımıyla Saddler'ı öldürür. Leon Saddler'ın cesedinden Plaga örneğinin bulunduğu şişeyi alır fakat Ada Leon'u şişeyi ona vermeye zorlar. Daha sonra tesisten bir helikopterle kaçar. Leon ve Ashley ise Ada'nın bıraktığı jet-ski ile adadan kaçar. Leon görüntülü telsiziyle kaledeyken Salazar ile adadayken ise Saddler ile konuşur ancak görüntülü telsiz Hunnigan ile konuşmak için vardır. Ancak Leon kaleye girdiğinde telsiz frekansı ele geçirilir.Leon da Saddler'i öldürdükten sonra Hunniganla son konuşmasını yapıp eve dönerler.

23 Mart 2011 Çarşamba

Point Blank

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba arkadaşlar, bugün size sunacağım oyun Point Blank adlı oyun zaten google reklamlarından filan da görmüşsünüzdür. Oyunumuz WolfTeam benzeri bir oyundur. Ancak oyunda ki rütbe sistemi çok daha yüksek olarak hazırlandığından çok daha mükemmel sonuçlar doğuracak olan bir oyundur. Şöyle anlatacak olursak; Wolfteam'de rütbelerin hiç bir anlamı yoktu. Sanırım hala da yok. Ancak Point Blank adlı oyunumuzda rütbenizi kastığınızda boşuna kasmıyorsunuz. Çünkü size her rütbede alabileceğiniz yeni bir silah veriyor ve bunun yanında bir özellik veriyor ve tabii ki bir özellikde alıyor. Örnek verecek olursak 4. Rütbeyi satın alacaksınız (şu an hatırlamıyorum gerçekten verdiğini sallayacağım) 4. rütbeyi satın aldığınızda size diyor ki şu taramalı silahı alabilirsin mesela ve Hareket Kabiliyeti +2 Yere Düşme Kabiliyeti +1 gibi ve birde aldığı bişey oluyor örneğin Silah Geri Tepme -1 gibi. Sanırım olayı az çok anlamışsınızdır. İşte Point Blank'i oynadığınız şunu demiyorsunuz: "Kasıyoruz ama boşuna oyuna yeni başlayanda aynı bitirende" demiyorsunuz çünkü örneğin orta rütbelerde bir yerde siz Dual Knife yani Çift Bıçak kullanabilirken yeni başlayan biri bunu kullanamıyor. Ve bence çok havalı... He bide Wolfteam de görev hatırlamıyorum olduğunu görev sistemi var Point Blank'te o yüzden sıkılmıyorsunuz da yani mesela boşuna girmiyorsunuz oyuna sırf iki adam vurayım da çıkarım diye girmiyorsunuz. Öncelikle siz profilinize gidip bir görev kartı seti seçiyorsunuz daha sonra bu seti satın alıyorsunuz. Seti satın aldığınızda görevler açılıyor. Sanırım 10 kart alınıyor buda 10 adet görev demek ama 10 adet görev de içlerinde dörde beşe ayrılıyor. Örneğin birinci görev; Taarruz Tüfeği Kill (0/5) Keskin Nişancı Tüfeği Kullanan Düşman Öldür (0/4) K-400 Kullan (0/4) Yakın Dövüş Silahı Kill (0/1). İşte bu tarz 1. görev bu mesela. Bu görevlerin hepsini bir elde bitiremezseniz. Bitiremediğiniz görevler tekrar duruyor. Bir daha ki elde bitirebiliyorsunuz. Şimdi sanırım Point Blank'in Wolfteam'den çok daha iyi olduğunu anlatabilmişimdir. Amacım Wolfteam'i kötülemek değil ancak bizlerde oyuncularız sonuçta oyunları değerlendirmek onlara göre oynamak bizim hakkımız. Onun dışında haritalar fazla büyük değil Wolfteam'inkiler kadar büyüklükte.  Oyun Wolfteam ile aynı diyebilir kurt olayı yok sadece ve birde Counter Strike 'a çok benziyor. Wolfteam üzerinden anlattım oyunu gerçi hep ama Wolfteam ile aralarında çok fark yok o bakımdan ben size tek farkını verdim. Nfinity Games zaten bu oyunun yapımcılarıda. Sitesine gidip üyeliğinizi alıp oyuna hemen başlayabilirsiniz. Pişman olmayacağınızı düşünüyorum.
http://pb.nfinitygames.com/ iyi oyunlar :) Ve son olarak belirtmek isterim ki oyunun ana menüsü filan zaten tamamen Türkçe şu görevlerdeki İngilizce bölümler dışında ancak konuşmalar İngilizceydi. Yani oyunda Anlaşıldı Tamam diyorsunuz ancak adamdan çıkan ses Roger That olabiliyor. Point Blank Anasayfasında yapılan duyuruda oyunun seslendirmelerinin de Türkçe olacağı söyleniyor. Haydi bakalım.

Oyunu indirmek isteyenler; http://www.tamindir.com/downloading/20857/Point_Blank.htm sizi otomatik olarak indirme sayfasına götürür. Burdan da sistem gereksinimlerine ve diğer indirme linklerine ulaşabilirsiniz. http://pb.nfinitygames.com/App/pb_down/pb_download.aspx

12 Aralık 2010 Pazar

Bully: Scholarship Edition

Mükemmel bir macera
Bully... Bully kelime anlamıyla Türkçe'ye çevrildiğinde "Kabadayı" anlamına gelir. Oyunda işte tam bunun üzerine kurulu. Normalde okulda ve günlük yaşantımızda saygılı ve söz dinler bir kişi oluruz. Yapmak istediklerimizi yapamayız çoğu zaman. Örneğin okulda çok güzel bir kız görürsün ama açılamazsın ya da birini dövmek istersin dövemezsin. İşte "Rockstar Games" de böyle düşünmüş olacak ki mükemmel bir macera ile birlikte bize bu oyunu sunmuş. Peki bu oyunla beraber ne sunmuş? İşte bunları..

Kavga et, Derse gir, Okuldan kaç
Bully'de tam olarak bize sunulanlar aslında bu kadar ama "R*  Games" (Rockstar Games) bunu öylesine harmanlayıp, çoğaltıp ve içine sevgi (!) katmış ki oyun tadından yenmez bir hal almış. Saatlerce bilgisayardan kalkmayan kişiler ancak bunları boş gören, "Oturmak istemiyorum ama yapıcak başka bişey yok." diyen arkadaşlar işte sizin için bu oyun. Bu oyunda düşman taraflara torpil fırlata bilirsiniz, sapan ile şeylerinden vurup acı içinde kıvrandırabilirsiniz, kendi yapımınız gaz bombasını atıp öksürükten boğabilirsiniz... Oyun şöyle işliyor. Ailesinin zoruyla okula yazılan Jimmy Hopkins (yani biz) hiç istemediği bir okula geldiği için ve buralarda da oturmadığı için biraz dışlanıyor. Bu yazıldığı okul bir akademi burada hem ders görüyor hemde yatılı kalıyor. Yatarken pijamalarını giyip, kalktığında da okul kıyafetlerini giymeli eğer özel bir yere gidecekse bazı yerler özel kıyafet istiyor o kıyafetleri giyip göreve başlayabiliyorsunuz. Okul içindeyken güvenlik görevlileri var ve sizin okulda çok rahat hareket etmenize izin vermiyorlar. Özellikle işi yaradıkları alanlar ise; geceleri yatmayıp avanak avanak dolanıyorsanız ve ders zili çaldığı halde hala okulda aval aval dolaşıyorsanız. Ayrıca okulda birilerini dövdüğünüzde de size sataşıyorlar. Bazen oyun izin veriyor ve sizi yakaladıklarında karşı koyabiliyorsunuz. Dersler dedik giriliyor dedik... Dersler bizim bildiğimiz 9. Sınıf dersleri ile başlıyor. Matematik, kimya, biyoloji, coğrafya gibi.. Biyoloji ve coğrafyayı çok sevdim. Ayrıca coğrafya dersi sayesinde gerçekten benimde coğrafya dersimin geliştiğine yemin edebilirim :) İlk önce dünyadan ülkeleri soruyor coğrafya dersinde sonra Amerika'nın eyaletlerini soruyor. İnternetten ABD'nin eyaletlerine bakmaktan her yerini biliyorum artık bazen de zaman yetişmiyor filan birkaç kere yapmak zorunda kalıyorsunuz. Bende öyle yaptığım için artık ezbere bliyorum ABD'nin içini :).. Peki bu dersler var ama ne işe yarıyor. Sadece bizi mi engelliyor. Tabii ki hayır. Örneğin; kimya dersi çok önemli bir ders oyunda çünkü o derste ilerledikçe kimyasal bazi silahlar yapabiliyorsunuz gaz bombası gibi sonra bunu düşmanlarınızın üzerinde kullanabiliyorsunuz. Sonra spor dersinde sapanınızın gücü artıyor. İngilizce dersinde (bize göre düşünürsek bizim Türkçe dersimiz) iyi olduğunuz zaman. Dil bilgisi artıyor ve konuşma yeteneğiniz gelişiyor. Örneğin yanlışlıkla birine vurdunuz filan tam sizi dövücek özür dileyerek kurtulabiliyorsunuz. Yada karşınızda ki kişiyi korkutabiliyorsunuz. Ayrıca bazı derslerden iyi olduğunuzda ödül de kazanıyorsunuz giysi filan.

Amacımız kimseyi kırmak değil diyemem
Amacımız elbette ki bunun tam tersi yani birilerini üzmek ortalığı dağıtmak ve okulun en güçlü kabadayısı olmak. Hem en zeki hem en yakışıklı hem en varlıklı hem en korkutucu hemde okulu kontrol eden bir kabadayı olmaya çalışıyoruz. En sonunda da bunu başarabiliyorsunuz. Çok garip görevler var oyunda gerçekten. Beden öğretmeninin bizden istediği bir görevde kızların yatakhanesine giriyoruz ve onların iç çamaşırlarını topluyoruz. Böylede sapık bir beden eğitimi hocamız var o yüzden dikkatli olun.. :)

21 Kasım 2010 Pazar

Two Worlds 2

Tekrar merhaba arkadaşlar uzun bir aradan sonra tekrar beraberiz. Şimdi size anlatacağım oyun Two Worlds 2 öncelikle oyun hakkında kısa bilgiler veriyim.

Two Worlds 2 güzel grafikli bir RPG oyunudur. RPG Nedir? Role Playing Game yani Rol Yapma Oyunu. Gerçek hayatta ki gibi davrandığınız biraz daha tabi ki fantezi dünyasında geçen bir oyun türüdür.

Şimdi Two Worlds ile ilgili şunu söylemeliyim ki oyunu ilk defa duydum ve şu sıralarda böyle kılıçlı mılıçlı oyunlara takmış durumdayım. Assassins Creed sağolsun. Şimdi size şunu söylemeliyim ki benim bulduğum bu konularda hem en iyisi hemde grafikleri en iyi olan oyun. Mount & Blade'in de grafikleri güzel tabi ki ama nedense ben o oyunu sevemedim. Ama kötü demiyorum çok güzel bir oyun olmasına rağmen sevemedim. Şimdi oyunumuza dönücek olursak 3 in 1 durumu var yani 3 karakteristik özelliğin hepsi birinin içinde o da kontrol ettiğiniz kişi. Hem Kılıç hem Ok-Yay hemde Büyü konusunda kendinizi geliştiriyorsunuz. Genelde büyü sevmem ama güzel büyüler var gerçekten çok az kullandım ama ilk başta görevler veriliyor sanırım kullanmayı öğrenmek için onları yaparken öğreniyorsunuz biraz. Ok olayıda güzel oklarınız bitmiyor yani 1 tane yay ve 1 adet ok yetiyor diğer okları atabilirsiniz envanterde yer kaplamaması için. Tabii ki level yükseldikçe daha güzel şeyler kullanıyorsunuz.

OYNANIŞ

Oyun oynanış bakımından güzel ve ne tesadüftür ki Assassins Creed'e de benziyor grafik olarak değil oynanış olarak. Yani "Assassin Skilli"niz olsun, koşma olsun benziyorlar. Mouse'un sağ tık'ına basarak koşabiliyorsunuz ve eğer sabit duruyorsanız yani W,A,S,D tuşlarından herhangi birine basmıyorsanız Mouse'un sağ tık'ına bastığınızda adam eğilir ve böylece düşmanlarınızın arkasından sinsice giderek onlara sessiz bir şekilde saldırabilirsiniz. Birazcık strateji geliştirerek koca bi orduyu devirebilirsiniz belkide... Oyun oynanış bakımından kolay aslında diğer RPG'lere karşın. Çift kılıç kullanabiliyorsunuz tek elli kılıçlardan 2 tane takabiliyorsunuz yani. Çift elli kılıç kullandığınızda maalesef olmuyor. Ayrıca şöyle bir şey de var örneğin çayırda çimende geziyorsunuz dolaşırken "el işareti" çıkacaktır ve size "bunu alabilirsiniz" manası verecektir. Bu alacağınız şeyler çiçektir, ot ve diğer bitkilerdir. Bunlar tıpkı gerçek hayatta olduğumuz gibi topladığımız kekik, nane, ıhlamur, ada çayı vb. şeylerdir. Her birinin değişik özellikleri var ve bu otları birleştirerek bazı iksirler yani daha doğrusu içecekler oluşturuyorsunuz bunlarda size bazı güçler kazandırıyor örneğin 2 saat boyunca 5 kat daha hızlı olucaksınız veya canınız daha hızlı dolucak gibi ve bu otların içine kestiğiniz bazı hayvanlardan çıkan şeyleride karıştırabiliyorsunuz maksimum 5 farklı nesneyi karıştırabiliyorsunuz birbirine.

GRAFİK

Oyun grafik olarak gerçekten çok güzel. Arazide çok güzel tasarlanmış diyebilirim grafiksel açıdan. Uzun dalların üzerilerinden geçtiğinizde dallar sizinle beraber geliyor ve sizden kurtulduğunda geri gidiyor yaylanıyor. Sonuç olarak grafiksel açıdan iyi bir oyun mükemmel olmasa da size "uff bu ne biçim at ya" dedirtmicektir. Bir de resim vereyim kendiniz internetten bakarsınız elbette ama bir link olsun. http://www.oyuniks.net/wp-content/uploads/77176_TwoWorlds2_Altar_normal.jpg Aslınca bakarsanız buradakinden daha güzel olduğunu söyleyebilirim :)

Sonuç olarak; eğer RPG seviyorsanız ve bir Online oyun yerine onun online olmayanını (offline) oynamak istiyorsanız, grafikleride güzel olsun kolay oynansın büyüsü oku kılıcı hepsi bi arada olsun diyorsanız bu oyunu oynayabilirsiniz. Hoşunuza gideceğini düşünüyorum... İyi oyunlar.. :)

15 Mayıs 2010 Cumartesi

Just Cause 2

Merhaba arkadaşlar bugün ki yazımda Just Cause 2 oyununu tanıtıcam anlatıcam.
Just Cause hayranları zaten biliyorlar ancak şunu söyleyim oyunda sürekli Paraşüt + Kanca şeklinde bir oynayış mevcut. Tabii ki değişik silahlar ve araba motor helikopter uçak tekne filan sürmekte var.

Oynayış

Rico, Rico, Rico yine tüm şehri alt üst etmeye gitti. Yani gittik. Oyunda ki amacımız ortalığı dağıtabildiğimiz kadar dağıtıp Terriorty (Bölge) ele geçirmek. Oyunda ki tüm araçları kullanabiliyorsunuz bunun yanında kurulu MG42 yani minigunumsu bişey :) Hatta hatırladığım kadarıyla Minigunda vardı oyunda. Ve birçok taramlı silah ve tabanca kullanabiliyorsunuz tabii bombalarda var. Yani her aksiyon türü oyunda olduğu gibi bu oyunda da değişik silahlar mevcut. Motordan ateş edebiliyorsunuz giderken ancak arabanın içinde iken ALT tuşuna bası arabanın üstüne çıkmanız gerekiyor ateş edebilmek için. Bazı araçlarda genelde teknelerde kurulu olan silahları kullanmak için ALT bastığınızda teknenin üstüne atlıyor ya o haldeyken silah ne tarafınızda kalıyorsa o tuşa basın. yani önünüzdeyse "W" arkanızdaysa "S" sağdaysa "D" soldaysa "A" bu şekilde taramalı tüfekleri kullanabilirsiniz. Ayrıca bazı askeri araçların da kendi silahları mevcut direk sürerken kullanabileceğiniz. Örneğin görev yaparken bir uçağa biniyordunuz o uçakta vardı. Bu arada görev dedim de, görevleri alabilmek için ortalığı yakıp yıkmanız gerekiyor o yüzden bayağı bir dolanıcaksınız haritada oldukça büyük. Ayrıca GTA IV'a yakın grafikleri var ancak fizik motoru bakımından biraz daha düşük bu GTA IV fizik olarak üstün. Gerçi sürekli paraşüt kullandığınız için fizik kurallarını çokta tınlamıyorsunuz :)

DX9 - DX10 Gereksinim
Belki çok saçma gelicek ama bu oyun DX9 çalışmıyor DX10 çalışıyor en düşük ama ben oyuna baktığımda çok mükemmel grafikler göremedim en yüksek ayarlarda oynamama rağmen.. Ama yine de aklınızda bulunsun ekran kartınız DX9 ise almayın oyunu boşuna...

24 Nisan 2010 Cumartesi

Resident Evil 5

Merhaba arkadaşlar çok uzun bir aradan sonra tekrar yazılarımla ve sizlerleyim :) Bu yazımda resident evil 5' i anlatacağım. Başlayalım.

Oynayış
İlk olarak dikkatimi çeken yer burası olduğu için buradan başlamak istedim yazılarımda çok profesyonel değilim ancak okurken sizi sıkmakta istemiyorum o yüzden ne kadar eğlenceli ve kısa yazarsam o kadar iyidir diyerekten hemen başlıyorum.

RE4 (Resident Evil 4)'den farklı olarak mouse kullanımı mevcut bu oyunda. Fakat sağa sola dönerken yine ilk başlarda biraz sıkıntı çekiyorsunuz ama alışınca sorun olmuyor. İlk başlarda tabi oyuna alışma sahneleri olduğu için sizi fazla zorlamıyor ve zorladığı ilk sahnelere geldiğinizde zaten alışmış oluyorsunuz. Silah upgradeleri(yükseltmeleri) RE4'deki gibi Fire Power (atış gücü) Reload Speed (mermi değiştirme hızı) Capacity (Mermi kapasitesi) filan ancak yeni gelen birşey var Critical (Kritik) bu HS (Kafadan vurma Head Shot)'lerde daha fazla can götürmesini sağlıyor her zaman mı yoksa bazen mi onu tam çözemedim ama daha çok can götürdüğü altında ki açıklamasında yazıyor :) Hazır silahlara girmişken bahsedeyim bazılarından, RE4'ün hemen hemen bütün silahları mevcut oyunda; Shoutgun, Tabanca filan aynıları zaten yeni gelen bir sniper var eskisinde de grenade launcher vardı diye hatırlıyorum. Bunda da var. Silahları aslında fazla bahsetmek istemiyorum oynadıkça karşınıza silahlar çıkıyor o yüzden mutlaka envanterinizde bir yer boş kalmalı. Bu arada silahlardan bahsettik birde zırh var Melee Vest var bu ya size gelen damageleri azaltıyor yada sizin silah kullanmadan (bıçak, elektrik sopası, bomba) verdiğiniz hasarı arttırıyor. Sonradan gelen bir zırh daha var onuda Melee vest ile birlikte kullanıyorsunuz. O da sizin aldığınız zararı düşürüyor.

Ee buraya kadar geldik ama yardımcı karakterimizden bahsetmedik. Evet bu sefer ki oyunda RE4'den bir farklılık var aslında o oyunda da ashley vardı ancak silah filan yoktu onu biz koruyup babasına götürmeye çalışıyorduk. Bu oyunda tekrar bir kız arkadaşımız var bu arada bizim kullandığımız karakter Chris. Yanımızda ki kızın ismi ise Sheva biz bu zombilerin olduğu yere gittiğimizde bizim yanımıza gelip buralarda amerikanlardan hoşlanmadıklarını tek amerikalınında o olduğunu söyleyip yanımıza geliyor daha sonra orda ki arkadaşımız bize teçhizat veriyor ve silahlanıyoruz. Tabii ki sonra bizim onların arasında olduğumuzu anladıklarında kimin bize yardım ettiğini buluyorlar ve kafasını baltayla cellata kestiriyorlar. Sonra bizim bitirim ikili camdan bakarken yakalanıyor ve ara vidyo biterek bütün zombiler üzerimize geliyor bu daha oyunun başları. :) Bu sefer ki Co-Op [(Computer Operation sanırım) yani bilgisayar kullanıcı] daha zeki. Sniper kullanması yerde çıkarıp sniper kullanıyor. Tabanca kullanması gerektiği yerde çıkarıp tabanca kullanıyor. Mermileri boşa harcamıyor. Herb yani çiçekleri kendisi kombine edebiliyor bu arada eski oyunda 3 renk vardı sarı kırmızı yeşil bu sefer sadece yeşil ve kırmızı mevcut. Böylesi daha iyi olmuş ayrıca bu seferkinde sprey gibi birbirlerine sıkıyorlar ve ikisi yan yana ise ikisininde canı doluyor. Ve Co-Op'un göze batan en kötü yanı Grenade (el bombası) kullanamaması. Onun dışında kötü birşey görmedim ben :)

Oynayış az çok belli sanırım 2 kişisiniz kız arada sırada tek başına davranıyor. Sen tek başına kalabiliyorsun ama fazla uzun sürmüyor. Mouse sağ tuş'a basılı tutarak nişan alıyorsunuz ve sol tuş ile ateş ediyorsunuz veya bomba atıyorsunuz. Shift tuşu koşma tuşu. W,A,S,D Yön kullanımı E Envanter başka önemli birşey yok zaten.

Karakterler

Karakterlerden çok kısa bahsetmek istiyorum. Ben daha oyunu bitirmedim ama son chaptere (bölüme) 2 bölüm kaldı o yüzden bitirdim sayılır. Oyundaki karakterler ben Chris'i seçmiştim sanırım ilk başta seçeneklerin oluyor 2 kişi arasından birini seçmeni istiyor (öyle hatırlıyorum) Öyle birşey yoksa bile Chris ile başlayacaksınız. Chris'e yardımcı elemanımız Sheva. Sheva zeki bir bot hatta kendini fazlasıyla gösteriyor.

Dx9 Dx10 Teknolojisi
Şu anda DX11 olsa da oyun dx9 ve 10 destekli oyunun launcher'ini açtığınızda size dx9 mu yoksa 10 mu çalıştıracağınızı soruyor. Benim ekran kartı şu anda sadece dx9 destekli ama ilerde inşallah Nvidia 9800 GT Zotac almayı planlıyorum :D Kuzenimin PC'sinde gördüm fazla fark yok ama tabii ki dx10 biraz daha gerçekçi gösteriyor. ama dx10 ile 11 arasında çok daha büyük bir fark var. DX10 DX11 Destekli oyunlarda ikisini açıp bakarsanız anlarsınız. Aslına bakarsanız Textureler (Kaplama yer kaplamaları duvar ağaç filan) dışında fazla birşey değişmiyor dx9 dx10 arasında.

Eğer RE Fun'ıysanız zaten alacaksınızdır mutlaka ama ayrıca benimde önerimdir :) Gerçekten güzel oyun sadece biraz fazla RE4'e benziyor o kadar hatta Chris ve Leon bile birbirine hemen hemen çok benziyor. Grafiksel olarak Chris önde tiplemeler aynı sayılır.

Bu yazımda da bu kadar başka merak edilecek birşey yok sanırsam. Oynayış re4'ten daha güzel olduğu için almanızı şiddetle tavsiye ediyorum. İyi Oyunlar Dilerim :)

2 Şubat 2010 Salı

Son Destan

Merhaba arkadaşlar, aradan bayağı zaman geçti biliyorum, geçen seferde tanıtmıştım Son Destan'ı ama bu sefer Joygame olmayacak ve Son Destan'ı tek başına eleştireceğim. Oyunun önce güzel yanlarını söyleyeyim. Oyun grafik bakımından çok güzel. Oynanabilirlikte harika. Ama bazı sorunlar var, örneğin tam siz skill vurucakken yaratığa o ara yaratık size vuruyorsa skill boşa gidiyor ve vuramıyor skilli ama BP (Büyü Puanı-Mana)azalıyor. Tamam dedik hadi çok önemli değil yaratıklarda ama PvPlerde de böyle olunca gerçekten insanın sinirleri hopluyor. Hımm sinirleri hopluyor demişken... Oyunda OÖ Modu var gerçekten çok sinir birşey :) Ben 30 levelim adam 44 level gelmiş azımı yüzümü dağıtıyor. Yani isteyen istediğini kesebiliyor bende istesem şimdi gidip 11 leveli kesebilirim. Bide 11 Levelde sonra istediğine dalabiliyorsun 11 Levelin altındaki kimse PvP yapamıyor ne yüksek levelli birisi ona dalıyor ne de o başka birisine. Oyunda kasılmak gerçekten çok zor. Bence bu kadar olmamalıydı yaklaşık olarak 45 kişi sadece bu nedenden dolayı oyunu bıraktı ve bunlar tanıdıklarım. Yazık oldu hepside gayet kararlıydı JoyPara alma konusunda :D Şimdi JoyGame çok uzun süre burada kalıcak gibi yani Son Destan'da. Sonra ne getirir bakalım. Bizde ona göre eleştiricez. Ama oyunu eleştiricem dedim, eleştirmek sadece kötü yanlarını söylemek değildir. Birde oyunun iyi yanları var tabii ki. Arkadaş ortamı mükemmel. Yani gidip yüksek level birine "Selam şu konuda görevim var yardım eder misin?" dersen %98 yardım eder. Ayrıca oyunda mutlaka OG(Oyun Görevlisi-GM) oluyor. Oyuna alıştıktan sonra sevmemeniz mümkün değil kesinlikle tavsiye ediyorum çok beğendiğim bir MMORPG ve oyunun şu anda hiç bir hilesi bulunmamaktadır.

26 Kasım 2009 Perşembe

JoyGame ve Son Destan

Merhaba arkadaşlar, ben bir joygame oyuncusuyum yani WolfTeam oyununu oynuyorum ayrıca JoyGame forumlarında vakit geçiriyorum ve yarın (27 Kasım 2009) betası yayınlanacak olan Son Destan oyununun da takipçisiyim. Size anlatmak istedim çünkü sevdim. Özellikle oyun moderatörleri ve adminleri ile yakın temasta olmanız çok güzel bir şey. Ayrıca Son Destan oyununu da kendimiz tasarlıyoruz. Joygame bizim fikirlerimize her zaman açık ve saçmada olsa sizi kırmadan bunun olmayacağını anlatıyor. Ayrıca yapılabilecek bir şey olmasa da yapmaya çalışıyorlar. Bunun hakkını da alacağını düşünüyorum. Grafikleri çok güzel olmasa da Son Destan yani avrupa versiyonu olan Karos Online güzele benziyor özellikle zıplamalı hoplamalı ve heyecan dolu bir oyuna bezniyor. Labirentlerde sıkışıp kalmak kapıların birden kapanması sağdan soldan duvarların gelmesi yukardan tavanın çökmesi vs vs. Ben Joygameden reklam için para filan almadım ama reklamını yapmaktan da çok memnunum açıkçası ve Joygame'in Türkiye'de iyi bir yer edineceğinden eminim. Lütfen bir girip bakın... VE BURDAN JOYGAME'E TEBRİKLER... http://www.joygame.com/tr/ ve http://www.joygame.com/tr/son-destan-online-oyunu/ üye olun memnun kalacağınızdan eminim ve oyunu geliştirmek için sizinde fikirleriniz gerekebilir... Hadi gelin beraber SON DESTANI YAZALIM!!

7 Kasım 2009 Cumartesi

Prototype

İnsanlığı kurtarmak mı yoksa kendini kurtarmak mı? Eğer bir kardeşiniz varsa seçiminiz insanlığı kurtarmak olurdu değil mi?

Gentek adlı şirket yaptığı deneyler sonucu insan genlerinde büyük hatalara sebep olur. Karakterimiz Alex Mercer gibi birkaç kişi bu deneylerden nasibini almıştır. Alex Mercer mutasyona uğrar ve insanüstü yeteneklere sahip olur, bazı denekler çok daha tehlikeli bir hale gelir ve tüm insanlığa bozulmuş genlerini bulaştırmaya başlarlar. Bizim görevimiz ise Alex Mercer’a geçmişte yaşananlar hakkında bilgi edinmesi için yardım etmek, bu yolda oldukça zorlu engeller bizi bekliyor. New York’u ve tüm insanlığı kurtarmak belki de bizim elimizde.

Muhteşem bir giriş videosunun sizi beklediğini söylemem gerek, ben de girişi biraz gaz verici yapmaya çalıştım ama pek beceremedim, siz videoyu izler oyuna hazırlarsınız kendinizi. Bu video sayesinde karakterimizin yapabildiği hareketleri ve kabiliyetlerini görebiliyoruz. İlk olarak senaryo hakkında bilgimiz yok, oyunda ilerledikçe ve görevleri tamamladıkça bilgiler ediniyoruz. Zaten Alex geçmişe dair pek bir şey hatırlamadığı için bizim de bilgilerimiz kısıtlı oluyor. Yapımın kurgusu sizi içine çekiyor, ara filmlerin de özenle hazırlanması, oyun hakkındaki merakınızı ve heyecanınızı katlıyor.

Spiderman 3'e çok benzeyen bu oyun Spiderman'den çok daha eğlenceli ve oynanması gereken oyunlardan birisi.

Spider-Man 3

Örümcek adam her Spiderman severin bildiği gibi üzerinde deney yapılan bir örümceğin Peter Parker adlı öğrenciyi ısırmasıyla başlar. Güçlerini zamanla fark eden Parker bunları kullanmaya başlar, hikaye budur. Ancak filmindende bildiğimiz gibi 3. seride Örümcek Adamımız karalara bürünüyor ve Siyah Örümcek Adam halini alıyor. Bu siyah madde Parker'in motoruna bulaşıyor ve evine kadar geliyor. Ardından Parker'in vücudunu sararak onu bu hale sokuyor. Peki siyah olmanın ne farkı var zaten kırmızı sıkmıştı değişiklik iyi oldu diyebilirsiniz ancak, siyah olmanında dezavantajları var. Örneğin; Sese karşı duyarlı, tiz bir ses geldiğinde aşırı derecede rahatsızlık veriyor. Ayrıca kontrol tam olarak Parker'da olmuyor. Yani bir yandan da elbise Parker'i kontrol ediyor. Neyse gelelim oyunumuza; Oyunda hem Fotoğrafçılık yapıyorsunuz hemde Örümcek Adam oluyorsunuz. Daily Buggle'den aldığınız fotoğrafçılık görevleri gayet basit ve çabuk bitecek şekilde. Örneğin ilk göreviniz Kertenkele Adamın fotoğrafını çekmek oluyor. Peki ya Örümcek Adam görevleriniz? Onlar tabii ki biraz daha zor üstelik 1. ve 2. seride olmayan bir zorluk daha var. Bombalarda 1,2,3,4 sayılarını kullanarak onları imha ediyoruz. Oyunu oynadıkça ne dediğimi anlayacaksınız. Evet şimdi diğer zor olansa Space(Boşluk Tuşu)+Mouse3(Farenin Ortadaki Tuşu) kombinasyonlarını kullanmamız gerekebiliyor. Yangından kaçarken, bir canavardan kaçarken veya birini kurtarmamız gerektiğinde ekranın ortasında çıkan tuşlara basmamız gerekiyor bu da oyunun zorluklarından birisi. Oyunda çeşitli kombolar var tabi ve çözmeniz gereken hareketler bunları çözdükçe gerçekten oyun süper bir hal alıyor. Adamları sokak lambalarına asma, havada top gibi döndürme ve kafasını bacağın arasına alıp yere çakma gibi çok şık hareketler mevcut. Oyun Manhattan'da geçiyor. Yani bence oynanması gereken bir oyun değil ancak eğlenmek için yada Örümcek Adam hayranıysanız almanız da bir sakınca yok sıkılmadan oynayabilirsiniz. İyi Oyunlar..

2 Kasım 2009 Pazartesi

Wolf Team Çoklu Oyuncu(Multi Player)

Wolf Team Online oynanan bir oyundur. Silahlı bir oyun olmasının yanında kurtada dönüşülebilir. Merminiz bittiğinde kurt olabilirsiniz, merminiz bitmesede kurt olabilirsiniz ama pek önermiyorum. Neden mi? Çünkü kurtlar sadece yakın saldırı yapabiliyor yani dibinize kadar girmeleri gerekiyor. Ancak silahla menziline göre vurulabiliyor. Silahların geliştirilebilme özelliği mevcut. Counter - Strike oynayan biri mutlaka oynamalı diye düşünüyorum. Silahlar, vuruş şekilleri, stratejiler hepsi aynı sadece grafikleri daha gelişmiş ve kurta dönüşülebiliniyor. Aynı zamanda oyunda bir rütbeniz var asker rütbeleri, Er, Erbaş, Astsubay, Kıdemli Astsubay bunlardan bazıları rütbeniz arttıkça hem hediyeler geliyor hem de bazı eşyaları almak için yüksek rütbe gerekiyor. Bu yüzden rütbe atlamak gerekiyor. Paranız ne kadar çoksa o kadar iyi, çünkü bazı silahların güçlendirilmesi çok pahalıya geliyor. Ayrıca silahları tam olarak satın alamıyorsunuz. Zamanlı olarak alınıyor. Örneğin 1 Hafta, 1 Ay , 1 Sene gibi (1 sene olmayabilir :D) benim size önerim 1 aya yakın zaman için aldığınız silahları geliştirin. Örneğin 7 gün için aldığınız bir silahı geliştiriyorsunuz. Milyonlarınız gidiyor! 7 Gün sonra hepsi yok oluyor... Tekrar silahı almak zorunda kalıyorsunuz ve tekrar yükseltmeleri yapmak zorunda kalıyorsunuz. Paranızda neredeyse boşa gitmiş kadar oluyor... Oyunun bir güzel yanı ise hafta sonları (Cumartesi, Pazar) 2x GP yani normalde bilinen EXP ve Para veriyor. Yani 2 katını. Normalde Haftaiçleri 1 oyunda 150 gp kazanıyorsanız bu 2 katına çıkıyor ve eksradan birde bonus geliyor. Gerçekten oyun çok sarıyor bence deneyin ben bir kere arkadaşımda oynadım beğenmedim ama sonra bir deneyeyim dedim ve vazgeçemedim ancak rütbeniz atladıkça sizi masalardan atanlar olacak onlarada aldırış etmezsiniz artık... Hmm... Birde unutmadan oyunun en kötü yanı da oyuncuların aynı oyuna girmek için (aynı server) bağlantı hızlarının birbirlerine yakın olması gerekiyor. Örneğin benim ki 2 Megabit ve çoğu servere giremiyorum. Onların hızları ya benden alçak yada fazla, oyunun en sevmediğim yanıysa işte bu...

Psi Ops

Az önce oynamaya başladığım bir oyunu anlatacağım.
Oyuna yeni başladım pek çok şeyi tam olarak bilmiyorum. Ancak anladığım kadarını size aktaracağım. Oyunda Psişik güçler kazanan bir askeriz. Psişik güçler dediğim, Pyrokinesis(pirokinezi) yani ateşe hükmetmek. Telekinesis(telekinezi) bu da nesneleri zihin gücüyle yerinden oynatmak. vs. vs. gibi özellikler kazanıyorsunuz. Bunları tabi ki oyun içinde kullanıyorsunuz ancak oyun sadece bundan ibaret değil ayriyeten birde silahlarınız var. Hem silah ile hemde bu Psişik güçler ile eğlenceli hale gelen bir oyun. Grafik olarak çok iyi sayılmaz ancak çok kötüde sayılmaz orta halli bir grafiğe sahip. Oynarken zevk alabileceğiniz bir oyun.

16 Ağustos 2009 Pazar

Assassin Creed

Merhaba arkadaşlar,

İlk başta assassin creed'i grafikleri güzel göründüğü için oynamak istemiştim. Oyunu açtım başladım ve sarmaya başladı. Takıldım saatler oldu. Oyun gerçekten güzel fakat dikkat çeken bir şey var! Oyunda Türk Bayrakları Damascus ve bir ülke daha var bu ülkeler Türk bayraklarıyla donatılmış ve o bölgedeki askerler Türkçe konuşuyor. Evet hep aynı şeyleri tekrarlıyorlar ama yinede böyle güzel bir oyun için gayet değer diye düşünüyorum. Assassin Creed çok saçma bitiyor ancak 2. çıkıcak bakalım devamı olarak mı gelicek...

İyi Oyunlar Dilerim.

Bu Blogda Ara

Wikipedia

Arama sonuçları